Karahindiba Gerçeği

     Karahindibayı hemen herkes bilir. Üfleyince uçuşmasına, yakından bakıldığında anımsanan yıldızlara, her uçan tüy parçasının tohumu oluşuna genel olarak hakimiz. Ancak hakim olmadığımız bir kısmı var:
“Nasıl oluşuyor?”
     Çokça denk geldiğim bir söyleme itafen, sarı papatya diye adlandırılan çiçek, Karahindiba’nın tohuma kaçmadan ki hali:

     Bu güneşe benzer sarı çiçek, Karahindiba çiçeğidir. Nefis bir görünümü ve eşsiz yaprak dağılımı vardır. Her gördüğümde içimi açmadan bırakmaz beni.
     Sonrasında bu çiçeğin evreleri devam eder. Önce bu sarı yaprakları kapanmaya başlar.

     Kapanmaya devam eder…
Kapandıktan sonra da değişim durmaz, devam eder…

     Sarı çiçeğin her bir yaprağı, kapalı kutusunda tohuma dönüşür.. ve açılma vakti…

     Açılır.. açılır…
     Gördüğümüzde, üflemeyi akla getiren halini alır…

     Her bir tüy tanesi olan tohumları, yaşamı arttırmak için hazırdır. Türemeye, yayılmaya hazır; gelecek dış etkileri beklemektedirler. Biraz rüzgar, bir hayvanın geçerken dokunuşu, bir insanın üfleyişiyle telden tutan bu tüyler uçuşur…

     Bir tane kalmayana dek, tohumlamaya devam…

      Sonunda ise, görevini tamamlamış, bir topurcuk bırakmıştır(Gerçek ismi değildir. Sadece içimden topurcuk diye geçti).
     Çocukken koparmaya, hatta üflemeye kıyamadığım bu güzelliğin; sapsarı Güneş gibi bir çiçekten dönüşümünü paylaştım. Üflemeye de kıyın. Faydanız olur. Bir yerlere birşeyler ekmiş hissini severseniz tabi…
     Bir çiçek dahi olsa, kişilikleri vardır. İsmini bilmemizde fayda olabilir. Hatta bu çiçeğin toprak üstündeki büyük tırtık gibi duran yapraklarının yendiğini de belirteyim. Kimbilir daha neler var. Şimdilik bildiklerim bunlar.
      Sevgiyle üfleyin…